Merhaba Sevgili Anneler ,
Geldik 2017 nin en güzel 1 haftasına .Tatile gidiyoruz bundan güzel şey mi var 🙂
Bu yazı keyifli ve güzel bir yazı olacak şimdiden söyleyeyim.
2015 ‘te annemle yaptığımız tatilde olduğu gibi , arabayla gittik ve yine ctesi gecesi eşim kaldı bizimle pazar akşamı arabayı da bana bırakarak döndü İstanbul’a .
***Burada hemen bir şey söylemek istiyorum. Eşimin bu yaptığını her erkek yapmaz farkındayım. Bu biraz karakter meselesi. Belki siz isteseniz eşiniz sizi hem otele tek başınıza gönderip hem de al arabayı gidin tatil yapın demeyebilir . Ama biraz bana duyduğu güven de var işin içinde (yani karakteri , bana güvenmesi ve oğluma katkısını düşünerek izin verdi ) Nasıl olsa beni tanımıyorsunuz , o nedenle bu kadar rahat konuşuyorum lütfen ukala diye düşünmeyin , gerçekten en belirgin özelliklerimden biridir dürüstlüğüm. Ben ona bugüne kadar hiç yanlış yapmadım.
Bana güvenir,inanır. Hatta çok sevdiğim bir kız arkadaşım var çağırsam o da gelirdi benimle aynı otele ama bu sefer işin rengi değişir , tatilin adı ” arkadaş ile tatil yapmak ” olur du, ki bu evlilik kurumuna ters bir durum bana göre. Evli bir kadın / adam eşini evde bırakıp arkadaşı ile tatile gitmemeli bence. Ve tabi ki oğlum ile doya doya vakit geçiremem diye aramadım, söylemedim bile arkadaşıma.
Benim amacım ; oğlumun keyifli ,gönlünce 1 hafta geçirmesi idi , benimde onun keyfini bozmamak için rahat ve huzurlu olmam gerektiğinden , ama eşim olursa yanımızda, birine baktığını görürsem artık” kıyameti koparırım” korkumdan oğlum ile başbaşa gittim.
Belki de eşim de kendini biliyor ondan bu kadar kolay kabul etti. Aman benim yanımda düzgün davransın da gerisini boşvermişim artık . O noktadayım . Son olarak yine belirteyim , oğlumun iyileşmesine düzelmesine katkısı olacak şeyleri yapmaya çalışıyoruz ikimizde ve bu uğurda maddi / manevi ne gerekiyorsa hiç bir şey den kaçmıyoruz en büyük neden de bu tabi ki. ***
Pazar günü oğlum babasıyla doya doya kaydıraktan kaydı , eğlendi yine beraber harika vakit geçirdiler .Geldik akşama …. Eşimi otogar a götürürken içimi bir sıkıntı kapladı .
Bindi otobüse gitti ama oğlum öyle kötü oldu ki … ” Sen ne yaptın , nasıl baş edeceksin bu çocukla , dile kolay 5 gün tek başınasın , bu ne cesaret , bu nasıl bir dik başlılık …vb ” diye kendi kendime söylene söylene gittim tekrar Sarımsaklı ‘ya. İçim sıkıldı, korktum yalan yok , büyük cesaret ve sırf inadımdan , dediğimi yapacağım geri adım atmayacağım diye yaptım bunu …
:):):) Korkmayın , baş edersiniz diyorum ya size , merak etmeyin o sıkıntım 15-20 dakika sonra kalmadı :):):):):)
Hemen attım oğlumu lünapark’ a , bende onunla beraber bindim dönme dolaba filan ooohhh ne sıkıntı kaldı ne bir şey. Saat 23:00 ‘ e doğru aldık içeceklerimizi geldik odamıza .Oğlum benimle balkonda içecek keyfini yaptı ve hemen uyudu .Ben severim balkon keyfini , gecenin sessizliği , her şeyin bana kalışını , ben 2-3 bardak almıştım anne çayından :):) şimdi burada dile getirmeye gerek yok , alkollü bir içecek işte, 2 saat doya doya vakit geçirdim.
Sabah kalktık oğlumla , deniz , havuz , kaydırak vs…Oteldeki yemek ve ikramlar oğlumun en sevdiği şeyler :):) akşamları lünapark , yürüyüş , dondurma(günde en az 2 kez) ve yatmadan önce balkon keyfi ….
Ooohhh keyfime diyecek yok vallahi.
Hakettik ama kesinlikle. Bu yıl oğlum öyle yoruldu , öyle çırpındı ki … En çok o haketti bu tatili (yepyeni bir dönem başlıyor yazımı hatırlarsanız …ve ondan sonraki 2-3 yazı daha ) .Deli gibi ödevler yaptırdık çocuğa , ekstra kitaplar … Ayrıca yazmayı unutmuşum, yıl sonunda 215 puanla bitirdi seneyi .- 18 den 215 ‘ e … sınıfın da sonuncusu değil . Ondan daha düşük puanda olan 6 ya da 7 arkadaşı var .Canım o benim , çok uğraştı çoook .
Oğlumun ilacını tatil olmasına rağmen vermeye devam ettim ve hatta çok dikkat ettim unutmamaya çünkü burada bir sıkıntı çıkarsa tek başımayım .
Ama oğlum neredeyse hiç sıkıntı çıkarmadı.
Öyle mutlu ,öyle keyifli ki !!!
1 kere , çocuk havuzunda oynuyordu neredeyse 2-3 yaşındaki bebeklerle , çok söyledim çık oradan diye çıkmadı .Su almaya gittim geldim , adamın biri bas bas bağırıyordu oğluma. Korktuğum oldu , bizimki zaten iri , birde o küçücük çocukların yanında , yaptığı hareketler onlara göre fazla, adam çık dışarı ne yapıyorsun sen diye bağırıyor . Keşke eşim olsa yanımda diye geçirdim içimden, apar topar çıkardım oğlumu oradan ve adamın yüzüne bile bakmadan gittim , hiç muhatap olmadım. Sadece bu başka bir şey yapmadı.Gayet güzel dinliyor sözümü , canım oğlum benim 🙂
3.veya 4.gün sıkıldı havuzdan hadi anne gezelim biraz dedi, bindik arabaya, gittik ta Cunda’ya kadar .
Haha :):) İnanamıyorum kendime , bizimki yaz okulunun servisinde çokça dinlediği şarkıyı indirmiş telefona ,otelde de birkaç defa çaldı , bağladı arabanın teybine telefonu bangır bangır ” yansın geceler Pelinsu Eceler ” diye dolaştık bütün bir yolu .
Şarkıyı ilk duyduğumda neler saydırmıştım neler , bir gün bu şarkıyı arabada bas bas bağırarak dinleyeceğim aklıma gelmezdi .Yaptım yaptım gerçekten ” yansın geceler ” i son seste dinleyerek gezdim oralarda , millet dönüp dönüp baktı hatta trafikte , gülen bile oldu .Ne yapayım oğlum mutlu olsun da hiç önemli değil . Size bir şey söyleyeyim hatta , hala oğlum açıyor bazen (takıntı sorunumuz var ya ) ama keyfim yerine geliyor artık alıştım bu şarkıya :):):)
Dilerim ” ay bana ne sizin tatilinizden ” dememişsinizdir. Çok defa canınızı sıktım yazılarımda , hatta ağlayanlarınız bile oldu , paylaştınız benimle , biliyorum, bu seferde mutluluğumu , keyfimi paylaşmak istedim . Belki kendinize dersler çıkarabileceğiniz bir yazı değil bu ama bir tek şunu anlatabilmişimdir ; çocuklarınızla bir yere gitmekten , birlikte dışarıda vakit geçirmekten korkmayın ! Ha tamam benim oğlum 7.5 yaşındaydı çok küçük değildi ama ben zaten bugüne kadar ” hiç ” onu bir yere götürmekten çekinmedim .
Çok küçükken de gittim onunla tek başıma her yere . Gerçekten baş edemediğim zamanlar da oldu,eve geldiğimde dünyanın yükünü kaldırmış gibi hissederdim , öyle yorgun ve hatta bitkin olurdum ki ama ertesi gün yada daha sonraki günlerde yine giderdim . Korkardım başıma ne gelecek acaba diye ama giderdim , yorgunluktan bayılırdım ama giderdim. Pişman bile olurdum ama yine de gittim , her yere gittim oğlumla .
İlaç olmasa böyle bir tatil yapamazdım oğlumla ne yazık ki , ilaca güvendim ve yaşı da çok küçük değil diye gittim . Hiç pişman değilim , hatta şimdi bebek ve oğlumla , 3 ‘ümüz mü gitsek bu yaz diye bile düşünüyorum 🙂
Yok henüz o kadar cesur değilim 🙂
Hiç kimseye ihtiyacınız yok siz yetersiniz çocuğunuza !
İmkanınız neye uygunsa , ne yapabiliyorsanız yapın çocuklarınızla . Her gününüz farklı geçsin , temiz havada geçsin , yazın evde oturmasın yeter .
Harika bir 5 gün geçirdim diyebilirim(Bu arada c.tesi sabah eşim geldi 1.5 gün yine oğlumla doya doya eğlendi vakit geçirdiler ve pazar öğleden sonra çıktık yola).
Eğlenmedim ama keyifliydim. Aman kocam nerede , hangi köşede gizli gizli sigara içiyor , sigara içerken milleti mi kesiyor , telefonda bir şeyler mi yapıyor , niye sağa baktı , kaşını niye oynattı , gözü niye oraya takıldı … aaaa …
Yok hiçbiri yok , istediğimi giydim(onu giyme açık , bu elbise olmaz ,bu etek/ şort kısa yok ), istediğimi yedim / içtim , beynim , bedenim , ruhum TAMAMEN oğluma konsantre , hiç birşeyi ve hiç kimseyi düşünmeden rahat rahat yaptım tatilimi. Eşime de teşekkür ediyorum tabi ki , gerçi o okumaz bu yazıları ama olsun 🙂
Sevgili beyler bir tavsiye de bulunayım size ; ” eşlerinizin siz olmadan ,sizsiz yaşamaya alışmasına izin vermeyin ” ,sonra toparlayamazsınız , ya da çok zor toparlarsınız ( bu biraz eşinizin karakteri ve sizi istemesi ile alakalı ) .
Bir kadın güçlü ise , eşi olmadan yaşayabiliyorsa , artık size ihtiyacı yoktur ve o noktadan sonra yanında olmamanız ile elini sımsıkı tutmanız arasında hiç bir fark kalmaz ne yazık ki … Bu noktaya getirmeyin eşlerinizi .
Bana göre güç erkeğe yakışır . Çalışan kadın olmak güçlü olmak değil ” çalışan kadın olmaktır” sadece,daha doğrusu kadının güçlü olması için çalışmak yetmez. Güçlü kadın hayatta karşısına ne ve kim çıkarsa çıksın korkmayan , çekinmeyen ve baş edebilen kadındır ve yine söylüyorum bu kadına yakışmaz .Ama sevgili beyler üzerlerine düşeni o kadar yapmıyor ki ( tabiri caizse erkek erkekliğini yapmıyor kadınlar da hayatı devam ettirebilmek adına erkekleşiyor )kadınlar onların görevini üstleniyor ve erkek gibi oluyoruz maalesef.
Ben kendimden yola çıkarak söylüyorum , genel olarak kadınlar ( herkes için geçerli olmayabilir ) eşlerinin yanında kendilerini güvende hissederek yaşamak isterler. Çalışırlar ,günlük rutin hayatlarını devam ettirirler ama akşam eşleri geldiği andan itibaren o sımsıcak , o güvenli yuvalarına sığınmak isterler .Güç gerektiren her şeyi eşleri halleder zaten …
Bana göre olması gereken tam da bu ( tabiki tartışmaya açık bir konu , ben yaşadıklarımdan yola çıkarak fikrimi söylüyorum ) .
Sizsiz yaşamaya alışan bir kadın için , güçlü bir kadın için varlığınız gereksiz olur , artık onun için yük olursunuz sadece …
Küstürmeyin eşlerinizi , yaralamayın , üzmeyin .
Karşılarına geçmeyin , yanlarında olun , ellerini tutun sımsıkı tutun.
Hele ki evlat ile imtihan ediliyorsanız , en çok en başta eşinize sarılın .Zaten hayat bir tır gibi üstünden geçiyorsa eşinizin, siz o tır ‘ı birde doldurmayın , kaldırmaya , eşinizin üzerinden o yükü almaya çalışın . Unutmayın bir zamanlar deli gibi sevdiğiniz kız , gözünüzün ondan başkasını görmediği insan idi o .
Ay yine blog tadında bir yazı oldu. Baya konu dışı , farklı oldu. Bana kalsa daha yazarım da …
Hadi bu yazı da böyle olsun , kızmayın sakın .Tamam bitiriyorum .
Devam edecek …
Sevgiyle , güvenle , elele kalın 🙂
